International Edremit Photo Festival

Termal, dağ ve deniz turizminin bir arada yaşandığı Edremit, bağlı olduğu Balıkesir ilinin büyükşehir olmasıyla birlikte, 150 bin nüfuslu bir ilçe haline gelmiştir. Kara yolu, deniz yolu ve hava yolu ile ulaşımın mümkün olduğu ilçemizde, Koca Seyit Havalimanı’ndan uluslararası tarifeli yurtdışı uçuşlarının da gerçekleşiyor olması, ilçe olarak vizyonumuzu genişletmiş ve kapılarımızı dünyaya açmıştır. Sahip olduğumuz Edremit-Altınoluk kıyı bölgemiz, geniş koyları, kumsalları ve mavi bayraklı deniziyle, yaz dönemi süresince Dünya’nın dört bir yanından gelen turistleri misafir etmektedir. Tarih ve doğa tutkunlarının dört dörtlük bir gezi seçeneği oluşturan Kazdağları ise, yılın 12 ayı boyunca değişik aktivitelerle dağ turizminin yaşandığı bir cennettir. Edremit, jeotermal kaynaklar bakımından da çok zengindir ve oldukça şifalı olan kaplıca sularına sahiptir. İlçemiz, modern ünitelerden oluşan kaliteli termal otel ve devre mülk tesisleriyle, yılın her mevsiminde termal turizmiyle ön plandadır.

Tarihi, kültürel değerleri, sıcak su kaynakları ve doğal güzellikleriyle Kuzey Ege’nin en popüler tatil merkezi olan Edremit’i sizlerin de görmesini ister, cennetimizde keyifli ve eğlenceli bir tatil dileriz.

 

Tarih Öncesi Çağ’da Edremit Ve Çevresi

Edremit Körfezi ve çevresinde tespit edilen en eski yerleşim izleri MÖ 50.000 tarihine kadar geri gitmektedir. Bölgemizin tarih öncesi kültürünün aydınlanmasında rol oynayan en önemli yer Havran ilçesinin 8 km. güneydoğusunda yer alan İnönü mağaralarıdır. Kocaçal tepesinin güney yamaçlarında yer alan mağaralardan en büyüğü olan Karanlık mağarada yapılan kazı çalışmasında ortaya çıkarılan bulgular, Yontmataş Çağ’ına kadar geri gitmektedir.

Adramytteion

Eski Edremit şehri bugünkü Burhaniye ilçesinin iki kilometre kadar batısında, deniz kıyısında bulunan Karataş mevkiindeki Ören Tepe ve çevresinde kurulmuştur. Toprak üstünde yer alan kalıntılar ışığında bölgenin etrafı surlarla çevrili bir yerleşim alanı olduğu anlaşılmaktadır. Ünlü Romalı coğrafyacı Strabon’un “Geographika” adlı eserinde “… ve Eueonos (Havran Çayı) nehrine gelinir; bu nehir kentten Adramytteionluların yapmış olduğu su yoluna ulaşılır” şeklindeki tasviri kentin konumunu doğrulamaktadır.

Antik Çağ’da Mysia olarak adlandırılan bölgenin önemli kentlerinden biri olan Adramytteion’un kuruluşu Troia (Truva) Savaşı’ndan öncesine; MÖ 1500’lü yıllara kadar uzanmaktadır. Bir görüşe göre kentin ilk sahipleri yerli Anadolu halklarından biri olan Pelasglardır. Bir diğer görüş kentin yerli halkının Lelegler olduğudur. Adramytteion MÖ 1250 civarında gerçekleşen Troia Savaşı’na körfezin diğer antik kentleri Thebe, Lyrnessos ve Pedasos ile birlikte Troialıların yanında katılmışlardır. MÖ 7. yüzyılın sonunda Batı Anadolu kentlerinin hemen hemen tamamına hakim olan Lydialılar döneminde Adramytteion kenti yeniden imar edilir. Kentin yeniden imarını Lydia Kralı Kroisos’un kardeşi Adramys’in üstlendiği, kente Deloslular’ın yerleştirildiği Strabon tarafından belirtilmiştir. MÖ 546 yılında Lydia Kralı Kroisos’un Perslerle yaptığı savaşı ağır biçimde kaybetmesi neticesinde Adramytteion da tüm Anadolu kentleri gibi yaklaşık 250 yıl süren Pers egemenliği altına girmiştir.

Adramytteion kentine dair ilk yazılı kaynaklar da bu dönemde ortaya çıkmıştır. “Tarihin babası” olarak adlandırılan Herodotos’un ünlü eseri Historia’da ismi geçen kent; Pers Kralı Kserkses’in Yunanistan’a yaptığı sefer sırasında geçtiği güzergah üzerinde bulunmaktaydı. “… Ordu, Lydia’dan Kaikos ırmağına ve Mysia’ya yönelmişti; Kaikos’u geçtikten sonra Kane Dağı’nı sola alarak Atarneos içinden Karene kentine doğru yürüdü. Bu kentten sonra Adramytteion kentini ve Pelasg
sitesi Antandros’u geçerek Thebe ovasına indi. İda Dağı’nı soluna alarak Troia topraklarına geçti”.

Yunan kentlerinin arasında çıkan ve yaklaşık 35 sene süren iç savaşta ortaya çıkan kaos sırasında Atinalıların tarafında savaşta yer alan Adramytteion, Pers satrabı Arsas tarafından cezalandırılır. Büyük bir katliamın gerçekleştiği kente, daha sonra Sardes’ten getirilen göçmenler yerleştirilir. Bu olaylardan sonra ise, aynı savaş dönemi içerisinde Atinalılar tarafından yurtlarından sürülen Deloslular, Pers satrabı Pharnakes tarafından Adramytteion kentine yerleştirilir ve vatandaşlık hakkı tanınır.

Pers hakimiyeti MÖ 334 yılında Büyük İskender’in Persleri yendiği Granikos savaşıyla son bulur. Büyük İskender’in ani ölümüyle önce İskender’in komutanlarından Lysimakhos tarafından, daha sonra Antiochos tarafından ilhak edilen Adramytteion kenti; MÖ 4. yüzyılın sonlarında Bergama Krallığı’na bağlanmıştır.

Perslerden sonra Romalıların eline geçen şehir daha sonra Karesi Beyliği’nin gemilerine liman olmuştur. Osmanlı döneminde donanmanın önemli tersaneleri buraya kurulmuştur. Yörenin insanları önceleri Akdeniz’de Türk korsanı olarak, daha sonra Osmanlı donanmasında önemli görevler üstlenmiştir. Tunus Beylerbeyi Salih Reis bunlardan birisidir.

Edremit’in Coğrafi Konumu

Edremit Marmara bölgesinin güney bölümünde yer alan Balıkesir ilinin ilçelerinden biridir. Edremit körfezi ile kaz dağları arasında ege bölgesi sahillerine kurulmuş olan yerleşimin yüz ölçümü 708 km2 dir. 39 derece 35 enlem dairelerine 27 derece 01 boylam daireleri arasında yer alır. E  87 karayolu üzerinde bulunan Edremit’in deniz seviyesinden yüksekliği 16_25 metredir. İlçenin 15 mahallesi, 5 beldesi ve 20 köyü vardır.

Batıda ege denizi, Ayvacık ve Ezine ilçesi, kuzeyde Bayramiç ve yenice ilçeleri, doğuda havran ilçesi, güneyde ise Burhaniye ilçeleri ile çevrilidir.

 

Sayfayı arkadaşlarınızla paylaşabilirsiniz